İŞÇİ ALACAKLARI DAVASI- HUKUK GENEL KURULU KARARI

“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : Bingöl 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mah. sıfatıyla)
TARİHİ : 02/01/2015
NUMARASI : 2014/950-2015/46

Taraflar arasındaki “işçilik alacakları” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bingöl 1. Asliye Hukuk Mahkemesince (İş Mahkemesi sıfatıyla) davanın kabulüne dair verilen 02.05.2014 gün ve 2014/278 E. 2014/349 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 30.09.2014 gün ve 2014/19226 E. 2014/26158 K. sayılı ilamı ile;
“…Davacı vekili, müvekkili işçinin aylık ücret alacaklarından spor aidatı adı altında yapılan haksız kesintiden kaynaklı ücret alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, işçi ücretlerinden toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca spor kesintisi adı altında yapılan kesintinin işçiye ödenmesi talebini içermektedir.
Somut olayda, işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca, işçilerin ücretlerinden 15.07.2004 tarihinden itibaren başlamak üzere, spor kesintisi adı altında kesinti yapıldığı, 01.03.2008 tarihinden itibaren ise spor kesintisi miktarına denk düşecek şekilde işçilere temizlik yardımı adı altında ödeme yapıldığı, son olarak 16.12.2013 tarihli toplu iş sözleşmesi ek protokolüyle, temizlik yardımı ödemesi ve spor kesintisi yapılması uygulamalarının kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Gerek Dairemizce gerekse de Yargıtay 9. Hukuk Dairesince temyiz incelemesi yapılan emsal nitelikli davalarda işçinin ücretinden spor kesintisi adı altında yapılan kesintiyi karşılamak üzere, işçiye temizlik yardımı adı altında ödeme yapılarak, belediyenin spor kulübüne, kaynak sağlandığı belirlenmiştir. Gerek emsal dava dosyaları gerekse eldeki dava dosyası içeriğinden anlaşıldığı üzere, temizlik yardımı adı altında yapılan ödemenin amacı, spor kesintisini karşılamak olduğundan, bu durumda işçi ücretinde gerçek anlamda bir kesintiden söz edilemez. Yıldan yıla artarak yüksek miktarlara ulaşan temizlik yardımı ile spor kesintisinin, 16.12.2013 tarihli toplu iş sözleşmesi ek protokolüyle aynı tarihten itibaren birlikte uygulamadan kaldırılmış olması da, bu hususu doğrulamaktadır. Bu sebeplerle, davacının 01.03.2008 tarihinden sonraki döneme ilişkin spor kesintisinden kaynaklı ücret alacağı talebi haksız olup, kabul edilemez. Mahkemece, davacının sadece 01.03.2008 tarihinden önceki dönemde yapılan kesintileri talep etmekte haklı olduğu kabul edilerek, zamanaşımı savunması yeniden değerlendirilmeli ve zamanaşımına uğramamış alacak miktarı tespit edildiği takdirde hüküm altına alınmalıdır. Hatalı değerlendirmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.…”
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca işçi ücretlerinden dava dışı spor kulübü adına yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, toplu iş sözleşmelerinde işçi aleyhine hükümlere yer verilemeyeceği ve sendika üyelik aidatı dışında bir kesinti öngörülemeyeceği gerekçesiyle işçi ücretlerinden toplu iş sözleşmesi uyarınca yapılan spor aidatı kesintisi miktarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, davacıya toplu iş sözleşmesi ile 2008 yılından itibaren temizlik yardımı ödemesinin yapıldığını, temizlik yardımı ile spor aidatının bir ilişkisi bulunmadığı belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, talebin davacı işçinin aylığından yapılan spor kesintisine yönelik olduğu, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 61. maddesi gereği sendika üyelik aidatı kesilmesi dışında toplu iş sözleşmelerine işçilerin ücretlerinden kesinti yapılmasına dair hüküm konulamayacağı; işçi ücretinden spor aidatı kesilmesi yolundaki düzenlemenin geçerli olmadığı, sendikanın işçisine haklar sağlayabileceği onu borç altına sokamayacağı, ayrıca toplu iş sözleşmesinin 15/c maddesinde sportif kesintilerin ancak işçinin yazılı muvafakatına bağlı olduğunun düzenlendiği, somut olayda ise davacı işçinin kesintiye muvafakat ettiğine dair herhangi bir delilin de ibraz edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire tarafından yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmuş, mahkemece; toplu iş sözleşmesi işçilerin oylamasına sunulmadığından bu hakkın amacına uygun kullanılıp kullanılmadığının ancak dava yoluyla denetlenebileceği; davaya konu hüküm hakkında davalı aleyhine açılan çok sayıda davanın işçilerin sendika tarafından imzalanan toplu iş sözleşmesinin ilgili hükümlerine muvafakatlerinin olmadığını gösterdiği, ayrıca toplu iş sözleşmelerine işçi aleyhine hüküm konulamayacağı, öte yandan; spor kulübüne gelir aktarmak için toplu iş sözleşmesine önce işçi lehine hüküm konulup, sonra aynı miktarda kesinti yapılmasının toplu iş sözleşmesinin taraflarının işçi ve işveren olduğu, spor kulübünün üçüncü kişi konumunda olduğu düşünüldüğünde hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu ve emsal kabul kararlarının onandığı belirtilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, toplu iş sözleşmesi ile işçi ücretinden spor aidatı kesintisi yapılması yönündeki düzenlemelerin geçerli olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 30.09.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.